Ünlü Fransız arkeolog ve gezgini Charles TEXIER’in 1832 yılında Anadolu’da yaptığı incelemeleri yayınladığı “Küçük Asya’nın Tasviri; Güzel Sanatları, Anıtların Tarihi, Antik Şehirlerin Planları ve Topografyası” isimli eseri Uşak “Leşler Kayası” namı diğer Altıntaş Antik Kaya Yerleşiminden bahseden ender çalışmalardandır.
Charles TEXIER’in Anadolu Araştırmaları için Önemi
Charles TEXIER’in bahse konu eserinin günümüz Türkçe’sine çevrilmesi Millî Mücadele devam ederken, Ali Suat Bey tarafından gerçekleşmiş, 1923 yılında “Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti Maarif Vekaleti”nin iki numaralı eseri olarak neşredilmiştir.
Yazarın Anadolu’nun coğrafyasına, tarihine ve arkeolojisine dair verdiği bilgiler (ören yerlerinin adlarının tespiti, aralarındaki mesafeler, sınırların tayini, şehirlerin, binaların,abidelerin tavsifi, dağların, ovaların güzellikleri, kitabelerin okunuş ve tercümeleri vb.), pek değerlidir.
Charles TEXIER, “Küçük Asya’nın Tasviri; Güzel Sanatları, Anıtların Tarihi, Antik Şehirlerin Planları ve Topografyası” isimli eserini 10 kitaplık bir seriye bölmüştür. Bu serinin 6. kitabını oluşturan 60 bölümde Frigya ve Galatya yörelerinde yaptığı gezi notlarını tahlil eder.
6. Kitap/Frigya (Phrygie) ve Galatya (Galatie) 31.Bölüm/İleşler Kayası – Necropole
Uşak kasabasının on iki kilometre kuzeydoğusunda, dağ kayalarının yamacına oyulmuş birçok mezar odalarından oluşan ve aslında eski bir yanardağın ağzından ibaret bulunan bir yeraltı mezarlığı vardır. Buraya,Leşler Kayası adını veriyorlar.
Charles Texier‘in Küçük Asya Coğrafyası, Tarihi ve Arkeolojisi 2.Cilt Ali Suat Çevirisi
Uşak ili Merkez ilçeye bağlı Altıntaş Köyü’nün ismi 1949 yılında 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu ile “Leşler” ismiyken değiştirilmiştir. İsmi değişmesine rağmen halk arasında hala Leşler Köyü olarak anılmaktadır. Kayıtlarda Altıntaş Kaya Yerleşimi olarak geçen bölge halk arasında İleşler Kayası olarak bilinmektedir.
Bir saat süre Karahisar yolu izlendikten sonra, önce az yüksekken gittikçe yükseklikleri artan tepeleri takip ederek kuzeye dönülür. Bu şekilde kuzeye doğru bir saat gidilerek yıkılmış kayalar ve taşlar ortasına yüz metre yüksekliğinde bir uçurumdan inilen mezarlıklar vadisine gelinir.
Charles Texier‘in Küçük Asya Coğrafyası, Tarihi ve Arkeolojisi 2.Cilt Ali Suat Çevirisi
Uşak kent merkezinden Afyon Karahisar’a giden eski yol Akse,Bozkuş ve Mesudiye hattından ilerlemekte olup Altıntaş Köyü yakınlarından geçmektedir.Altıntaş Köyüne gelmeden 2 kilometre önce sola döndüğünüzde, toprak bir yoldan “Leşler Kayası”na ulaşıyorsunuz.
Altıntaş Antik Kaya Yerleşiminde ki Yanardağ Ağzına Ne Oldu?
Toprağın şekli ve lavların türü, buranın eski bir yanardağ ağzı olduğunu gösterir. Yerin yukarı yüksek kısmı, katılaşmış safi kül tabakalarıyla sarılmış menekşe rengi volkanik lavlarla doludur. Bu lav kütleleri epeyce geniş bir yer kaplamıştır ve otuz üç metre kadar yüksekliği vardır.
Charles Texier‘in Küçük Asya Coğrafyası, Tarihi ve Arkeolojisi 2.Cilt Ali Suat Çevirisi
Charles TEXIER’in Uşak’a geldiği 1832 yılında Leşler Kayasının vaziyeti yanardağ ağzı görünümünde imiş. Ancak 1997 yılında bu antik bölgeye 39 metre yüksekliğinde, 2,8 hektometre küp depolama hacminde bir gölet inşa edilmesiyle orjinal görünümü bozulmuştur.
Vadi tarafındaki taşlar, tamamen dik vaziyette bir yüzey sergilerler. Mezar mağaralarının oyulduğu kaya buralarıdır; alt tabakası kır renginde bir kül yığınıdır. Yanardağın ağzına gitmek için, yanında bir dere akan yarıktan dolaşılır. Mezarlık, bazıları çıkılmaz halde sarp olan, sayısız mezar odalarını içerir.
Charles Texier‘in Küçük Asya Coğrafyası, Tarihi ve Arkeolojisi 2.Cilt Ali Suat Çevirisi
Uşak Leşler Kayası/Altıntaş Kaya Yerleşiminde yapılan sulama barajını Kaya Deresi/Bağbaşı Deresi denilen bir akarsu beslemektedir. Uşak Merkez Mesudiye-Altıntaş Göleti; brüt 3 bin 500 dekar alanın sulanması amacıyla 1990’lı yıllarda inşa edildi ve 1997 yılında işletmeye açılarak Mesudiye ve Bozkuş yerleşim birimine bağlı daha önce sulaması yapılan sisteme eklendi.
Altıntaş Antik Kaya Yerleşiminin Tarihte Hangi İsimle Anılıyordu?
Büyüklerinin önünde bir pabuçluk ya da önü açık kemerimsi bir yer vardır; ondan sonra içerinin asıl kapısı gelir. Bu odaların çoğu, dört köşe şekildedir; bir çoklarının birinden diğerine geçecek kapısı ve bazılarının da aralarında duvara oyularak açılmış
Charles Texier‘in Küçük Asya Coğrafyası, Tarihi ve Arkeolojisi 2.Cilt Ali Suat Çevirisi
pencereleri vardır. Bunların yarım daire şeklindeki büyüğünün, eksenine oyulmuş çok sayıda mezar odaları görülür. Bazılarında, testi koymak için yerin küçük havuzlar şeklinde oyuk olduğu fark edilir. Bu eserlerin hiçbirinde, hangi dönem ve zamanda meydana getirilmiş olduğunu belirlemek için olsun, hiçbir mimari süsleme veya şekil yoktur.
Uşak Leşler Kayası/Altıntaş Kaya Yerleşiminde bulunan büyük mağaraların önünde dik kayalara oyulmuş basamaklarla girişlerinde kemer benzeri yapı parçaları bulunur. Bu antik alanın tarihte ki isminin hala bulunamamış olması dönemini bildiren bir yazı veya mimari süslemenin bulunmayışındandır.
Altıntaş Antik Kaya Yerleşimi Acmonia Şehri mi?
Eski devir şehirlerinin mesafe çizelgelerine başvurulursa, eski Acmonia’nın Eskişehir (Dorylee)’den Alaşehir (Philadelphie)’e giden yol üzerinde, Kütahya (Cotyoeum)’nın güneyinde birinciye altmış mil mesafede olduğu anlaşılır.
Charles Texier‘in Küçük Asya Coğrafyası, Tarihi ve Arkeolojisi 2.Cilt Ali Suat Çevirisi
Charles TEXIER bu antik alanın günümüzde Uşak ili Banaz ilçesine bağlı Ahat Köyü’nde olduğu kesinleşen Akmonya(Acmonia) olduğunu iddia ediyor. İddiasına Roma İmparatorluğu’nun yol ağı olan cursus publicus’un düzenini gösteren Tabula Peutingeriana(Peutinger Haritası) kaynaklık eder.
Ptolemee, bu şehirden Sakarya nehri kıyısında bulunan Juliopolis(Nallıhan İlçesi Çayırhan beldesi) ile Eumenia(Çivril), yani bugünkü Işıklı arasında söz eder. Bu konum,İleşler kayasına çok uygun düşmektedir.
Charles Texier‘in Küçük Asya Coğrafyası, Tarihi ve Arkeolojisi 2.Cilt Ali Suat Çevirisi
Ptolémée veya Claudius Ptolemaeus,Roma İmparatoru Hadrianus(Ms.117–138 ) döneminde yaşamış coğrafya biliminin öncülerinden bir bilim adamıdır.
Acmonia, kuruluşu Kral Acmon’ a nispet edilen bir Frigya şehridir. Ciceron’un, Flaccus için olan konuşmasında yer almıştır. Roma İmparatorluğu zamanında da var olan Apamea eyaletine bağlıydı. Franz, bu Acmonia’yı Ahat köyünün yerine koymak isterdi; fakat o köyün gerçekte Trajanopolis’in yerine denk gelmesi açığa çıkmıştır.
Charles Texier‘in Küçük Asya Coğrafyası, Tarihi ve Arkeolojisi 2.Cilt Ali Suat Çevirisi
Akmonya(Acmonia) Şehri; Latin kökenli Romalı devlet adamı, bilgin, hatip ve yazar Marcus Tullius Cicero (MÖ 106 – MS 43)’nun Lucius Valerius Flaccus adlı bir idareciyi halkın mallarına kanunsuz olarak el koyduğu yolundaki suçlamalara karşı savunmak için yazdığı Pro Flacco adlı söylevinde geçmektedir. Ek olarak Konstantin Johann Franz Cretius; Sultan Abdülmecid’in Saray Ressamıdır. Ayrıca Charles Texier; Ahat Köyü’nde ki antik kentin Frigya kentlerinden Uşak Ortaköy’de bulunan Traianopolis(Τραϊανούπολις) olduğunu iddia ediyor.
Gerçekte o şehir, Alaşehir (Philadelphie) yolu üzerinde bulunması için çok doğuda kalmıştır. Biz bu İleşler Kayası mezarlığının, her ne kadar coğrafi mesafelerden başka bir delilimiz yoksa da, yine Acmonia şehrine ait olduğunu kabul ederiz.
Charles Texier‘in Küçük Asya Coğrafyası, Tarihi ve Arkeolojisi 2.Cilt Ali Suat Çevirisi
Yazan: Ömer AŞCI